İçerdeyken dışarıyı izlemek, dışarıdayken içeriyi özlemek.Tüm pencerelerin kenarından..
Şehirlerarası yollar zihin süzgecini elden geçirip temizlemenin, uzun uzun düşünmenin yada durduk yere gözlerinin dolmasını sağlayacak en ideal yerlerdendir. Nereye gittiğinin pek bir önemi yoktur, elektrik direkleri ve küçük köy evleri ve Orta Anadolu’nun kehribar rengi garip bir huzur, hüzün ve şükür duygusu hissettirir insana. Dedi trende tam karşımda oturan ve yüzü bana yabancı gelmeyen mavi saçlı kız. Sol bileğinde bir şeytan dövmesi, parmağında diyagonal gümüş bir yüzük ve elinde Hermann Hess’in Bozkır kurdu kitabı vardı. Sonra konuşmaya devam etti..
Dur tahmin edeyim şu anki ruh halini, doksanıncı dakikada gol yemiş yada varacağın kente son on kilometre kala kaza yapmış gibi değil mi? dedi..
Gülümsedim..
Ardından, İmkanın olsa hayatını delete tuşuna basıp sıfırlarsın dedi muzipçe.
Kahkaha attım.
Gülme, bunu yapabileceğin bir yer biliyorum dedi. Sonra..
O an sadece dinledim..
Şimdi, hemen bu trenden in ve gittiğimiz yönün tam tersine doğru yürümeye başla. Evet evet geldiğin yöne doğru gideceksin. Uzaklaşıp kaçmak hiçbir şeyi silmiyor, aksine karalıyor sana dair her şeyi..Daha yakına en yakınına içinin ücra sokaklarına geri dön..derken, Dadyy Yankee’nin Rompe şarkısı trenin dingin ahengini bozdu..telefonun alarmını susturdum, bir süre kıpırdamadan yattım. Ardından kitaplığıma yürüyüp Bozkır kurdunu aldım. Sayfalarında mavi boya lekeleri vardı. Şaşırmakla mutluluk arası bir hisle kitaba sarıldım. Kokladım. Hiçbir yöne gitmeyip olduğum yerde kala kaldım. Ve o an ruh halimi tam olarak tanımlayan bu kızın adını hatırladım..Adı Gümüş’tü..Onu en son on bir yıl önce görmüştüm..
14 Aralık 2008 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
16 yorum:
Merhaba,
Ne güzel bir yazı olmuş,roman tadında..
Şehirlerarası yolculukla ilgili tıpkı aktardığın hislere kapılırım ben de.Şaşırdım ..
Keşke benim de karşıma ya da yanıma ''Gümüş'' gibi bir kız rastlasaydı günün birinde.
Çok etkileyiciydi..
Gönlüne sağlık ve sevgiler..
karşınızdaki insanın sizi anlamsı,sizi okuması,hissettiklerini şıp diye b
ilmesi ne tuhaf bir mutluluktur değilmi?
Hala kendini Gümüş'ün dediği gibi "doksanıncı dakikada gol yemiş yada varacağın kente son on kilometre kala kaza yapmış"gibi hissediyormusun?Yoksaaa...Umut, deniz, yağmur ve bu seneki adı Işık olan kızın ve onu senin kucağına veren sevgili babasıyla mutlu musun? Bence mutlu olmak için artık çok nedenin var, sevgilerimle dilek.
zeugma, oncelıkle guzel yorumun ıcın tesekkur ederım. tren yolculuklarını sevıyorsan bır gun senınde karsına cıkabılır, bu aralar sacları mavı degıl sanırım ama olsun :)
elcın; ınsanı yıne en ıyı kendısı anlıyor aslında ama tuhaf bır mutluluk vermıyor. yıne de baskasının anlaması cok daha guzel bır duygu, tesekkur ederım..
sufı, su anda daha cok arabam bozulmus ve yol kenarında kalmıs ustune ustluk sıddetlı bır soguk algınlıgı gecırıyor gıbı hıssedıyorum :)bunların tumu anlık ruhsal degısımlerımden ıbaret vee mutlu olacak cok seyım var şükürler olsun ki.. tesekkur ederım yorumun ıcın..sevgıler benden..
Çok sürükleyici ve etkileyici bir yazı olmuş. Süpersin. İçtenliğini kutluyorum.
Hep söylediğim şey, hayatın gerçeklerinden hiç bir zaman kaçamayız, içimizden asla ne kadar uzaklaşsakda atamayız.Sadece mesafeyi uzatırız.Ama asla içimizden hiç bir şey çıkmaz.Berrin güzel bir anlatım olmuş.Herşey gönlünce olsun arkadaşım.
gecenin bu saatınde neler düşüdnüm önce ..
3 saat önce büyük mutlulukla geldım ve sonra hüzne sardım gecemı, devamında cok duygusal anlara bıraktım sayfanda kendımı ve daha sonra bır dost elı uzandı tuttu cektı benı güneşime dogru ..ve şimdide o mavı saclı kıza tesekkur edıyorum buldum kendımı tam da söyledığı gıbı tersine dogru gittim hayatın, mücadelenın ortasında dım dık durmaktayım....
çok güzeldi..
ıngaaa
bak dua et hastayım dedın dedın yoksammm varyaaa sabahın 5 ınde ıngalıcaktım cebınden ...hehehe....
Mükemmel olmuş gerçekten,bir öykü başlangıcı denilebilirse eğer buna,süper bir start vermişsin.
Berrin, son dakika gollerinin acısını bilen biri olduğumu belirttikten sonra içerik hakkında hiç bir yorum yazmadan söylemek istediğim şu: Blogundaki bütün yazılarını istisnasız okumuş biri olarak, bu yazı en iyiler listesinde yerini aldı bence. Çok beğendim, tebrikler...
offf süper bi yazı olmuş.
taptım.
uzun zamandır böyle bir şey okumamıştım gerçekten :) ilham verdin bana, kitap okumaya geri dönmem için.
haleluya
bir el uzat; bende içtenlıkle tesekkur edıyorum :)
buz mavısı; dogru tespıtler, tesekkur ederım yorumun ve guzel dılegın ıcın..
zelebek; dün gecekı tummm yorumların ıcın tesekkur ederım..
tekrar tekrar dogum gunun kutlu olsun..keske arayıp ıngalasaydın :)) eskıden kalma bı alıskanlık var bende zaten sabahın 5 ınde ıngalamalara yadırgamazdım yanı hehe optums..
aylin; öykü olarak dusunmedım ama belkı sonra öykülestırırız :)
begenmene sevındım..tesekkur ederımm.
bulut; cok memnun oldum boyle dusunmene..cok tesekkur edıyorum..
jahreın; ne hos boyle duusnmen, guzel yorumun ıcın tesekkur ederım..
Berrin yine çok çok çok güzel bir yazıydı yüreğine sağlık.
Mavi saçlı bir kızda benim karşıma çıkar umarım :)
su gibi akıcı... hüüüppppp diye okudum :)
Ben de cok seyahat edemedigim icin, isten-eve, evden-ise giderken servis icindeyken kisacik da olsa bunu yapiyorum. Yetmiyor ama serviste benimle konusan biri olmazsa fena olmuyor...
Şehirler arası yolların üzerindeki etkimiz üzerine ilk paragrafta yazdıklarına tamamen katılıyorum. Yazıyı çok sevdim
çok keyifli bir yazı olmuş tespitlerin ne kadar doğru kendimi yola bakarken hissettim bir an okurken...
Yorum Gönder